Tebriz kentinin İslam dünyasının kültür başkenti olarak seçildiği törende yaptığı konuşmanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ABD Başkanı Donald Trump’ın nükleer anlaşmaya yönelik ileri sürdüğü iddialarla AB’nin bu konuda oynadığı röle işaret ederek, “Günümüzdeki nükleer anlaşma, 14 yıllık uzun bir geçmişin ardından 2 yıl süren zorlu müzakereler neticesinde ortaya çıkmıştır, ancak şimdi bu binanın sadece tek bir odasında konuşlanan durumu belli bir şahıs, tüm binayı değiştirmek istiyor. Bu uzlaşı BM Güvenlik Konseyi tarafından onaylanmıştır ve bizim bu konudaki görüşümüz gayet açık; nükleer anlaşma ya hepimizi kapsayacak ya da ortadan kalkacak, böylece herhangi bir değişkliğe kapalı” diye konuştu.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un nükleer anlaşmaya dayanarak öteki anlaşmaları da yapmayı hedeflediklerine ilişkin ortaya attığı iddialara değinen Ruhani şu yanıtı verdi: Macron ile yaptığım karşılıklı telefon bağlantıları ile yüz yüze görüşmelerde herhangi bir maddeyi nükleer anlaşmaya eklemeyeceğimiz gibi hiçbir konuyu da eksitmeyeceğimizi art arda bildirdik ve kendisi de bunu kabul etti.
Cumhurbaşkanı Ruhani konuşmasını şöyle sürdürdü: AB, Trump’ı ikna etmeyi düşünüyorsa bunun bedelini bizzat kendisi ödemeli İran milletinin cebinden değil ve biz de buna asla izin vermeyeceğiz. Anlaşmada menfaatlerimizin temin edildiği sürece bu uzlaşıya bağlı kalacağız aksi takdirde çekilmeyi planlıyoruz.
ABD’nin haddini aşarak İran’a karşı ithamlarda bulunduğunu belirten Hasan Ruhani, halihazırda kendisinin mahkum konumuna düştüğünü bildirerek, “ABD’nin bölgede varlığını sürdürmesi kimsenin lehine değil ve bulundukları her noktada güvensizlikten başka bir şeye yol açmadılar” ifadelerinde bulundu.
Ruhani son olarak Trump'ın anlaşmadan çekilmesi ihtimaline ilişkin şöyle dedi: Barışçıl nükleer gücünü kullanma konusu üzerinde epey önemli girişimlerde bulunacağız, yeteri kadar döviz kaynaklarına sahip olduğumuz için hiçbir sorun yaşamadan ülkeyi yöneteceğiz.
Kamran Azar
yorumunuz